Amaç: Ülkemizde gelişmekte olan dil ve konuşma terapisi alanında yıllar geçtikçe uzman sayısı ve hizmet sunulan vaka sayısı giderek artmaktadır. Aynı zamanda paralel olarak alana dair bilgi ve deneyim birikimi de artmaktadır. Alan için olumlu gelişmelerin yanı sıra yeni bir alan olmasının getirdiği sorunların da ortaya çıkması çok muhtemel bir durumdur. Ülkemizde dil ve konuşma terapistlerinin nerede ve ağırlıklı olarak hangi vaka türüne hizmet verdikleri, hizmet verme sıklıkları, klinik müdahale dışında ne tür iş yüklerinin olduğu ve kendilerini hangi alanda yeterli gördükleriyle birlikte sahip oldukları mesleki becerilerini kullanıp kullanamadıkları konusunda elimizde veri bulunmamaktadır. Ülkemizdeki 20 yıllık geçmişiyle önce lisansüstü ve sonra lisans eğitimiyle birlikte belli bir noktaya gelen dil ve konuşma terapisi alanının bugünü betimlenerek, gelecekteki duruma ilişkin de bakış açısı katacağı düşüncesi bu çalışmayı önemli kılmaktadır. Dolayısıyla, bu çalışmanın amacı, Türkiye’deki dil ve konuşma terapistlerinin klinik uygulama ve deneyimlerinin incelenmesi, meslek ile ilgili düşüncelerinin ortaya koyulması ve alanda hizmet sunumunun günümüzdeki profilinin çıkarılmasıdır. Yöntem: Araştırmada Dil ve Konuşma Terapisi mezunu olan ve alanda aktif olarak çalışmalarına devam eden gönüllülük esasına dayalı olarak 215 katılımcı yer almıştır. Çalışmada veri toplama aracı olarak Türkçe’ye uyarlama çalışması yapılan ve online olarak hazırlanan ‘Dil ve Konuşma Terapisi Hizmetleri Anketi’ kullanılmıştır. Bulgular: Çalışma, Türkiye’de dil ve konuşma terapisti olarak görev yapan sağlık mensuplarının çok az sayıda olduğunu, klinik deneyim sürelerinin çok kısa olduğunu, ülke coğrafyasına yayılımlarının henüz yeterli düzeye ulaşmadığını, çalıştıkları sektörlerin (yerlerin) ve vaka çeşitliliğinin sınırlı olduğunu, uzmanlık becerilerini kullanma konusunda daha yüksek beklentileri olduğunu, vaka ve iş yüklerinin ağır olduğunu, verilen hizmetlere ilişkin ideal zaman dağılımı ve yönetiminin net bir çerçeveyle çizilemediğini ortaya koymuştur. Sonuç: Meslekle ilgili giderek artan bilinç ve farkındalığın her geçen yıl daha fazla kalifiye mezun verilerek terapi hizmetlerinin en iyi ve etkili şekilde sunulmasını sağlayacağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler
dil ve konuşma terapisti, klinik deneyim, klinik uygulama
Referanslar
ASHA (2007). Scope of Practice in Speech-Language Pathology. SP2007-00283. Ad Hoc Committee, USA. Gascoigne, M. (2006). Supporting Children with speech, language and communication needs within integrated children's services. London: RCSLT.
Lass, N., Middleton, G., Pannbacker, M. & Marks, C. (1993). A survey of speech-language pathologists' career development and satisfaction. National Student Speech Language Hearing Assosiation, 20 (1), 99-104.
NHS (2011). Statistics Canada's 2011 National Household Survey. Unit Group 3141. Ottawa, Canada.
Pring, T., Flood, E., Dodd, B., & Joffe, V. (2012). The working practices and clinical. experiences of paediatric speech and language therapists: a national UK survey. International Journal Language Communication. Disorder, 47 (6), 696-708.
Reeter, E.R. (2012). Job Satisfaction Survey in Speech-Language Pathology. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. University of Northern lowa, Cedar Falls, Towa, USA.
Topbaş, S., Konrot, A., & Başal, M. (1996). A Survey Regarding the Competencies of Speech and Language Pathologists: perceptions about their current and future competencies. CEC-Concil for Exceptional Children, Orlando, Florida, USA.
Topbaş, S. (2009). ICF-CY Bağlamında Dil-Konuşma Terapisi Mesleği, Kulak Burun Boğaz-BBC ve SKYB Derneği Videolarengostroboskopik Muayene ve Ses Terapisi 1. Kongresi Seçilmiş Makaleler Kitabı, Ferhan Öz (Ed.). İstanbul.
U.S. Bureau of Labor Statistics (BLS) (2014). Division of Occupational Employment Statistics Speech-Language Pathologists, 29-1127, Washington, USA.